FATSA YUKARITEPE KÖYÜ
  Yöresel Sözlerimiz
 
TÜRKÇENİN YUKARITEPE KÖY AĞZIı
 
 
 

 (A)
Alaf : Kurutulmuş mısır sapı ve yaprakları
Adı galasıca: Beddua
Aba: Abla
Agartı: Süt ve Süt ürünleri
Aga: Kardeş
Afur: Ahır
Anca: Az önce
Angut: anlama zorluğu çeken
Aşana: Eski evlerde, evin içinde toprak bölüm
Avkuru: Yatay olarak
Ayakyolu: Tuvalet
Avuz: hayvanlardan alınan doğumdan sonra ilk süt
Andır : Beddua (Andır kalasıca)
Aha : İşte
Aprul : Nisan Ayı
Accuk: Azıcık
Adref : Etraf
Amele: Günlükçü olarak çalışan kişi
Ahretlik: Kadınlar Arasında yakın dost
Avu : Zehir
Ayu : Ayı


(B)
Badal  : Merdiven Basamak
Bacı : Kadınlara denir
Barabar: Beraber birlikte
Başak: Fındığın toplanıp ardından kalanı
Balcan: Patlıcan
Buyana : Bu tarafta.
Bahça : Bahçe
Bahçalama: Fındık bahçesi bakımını yapma
Bakraç: Su kovası
Bes belli: Her halde belki
Becene: Bezelye
Bıçkı: Testere
Bileki: kesici aletleri keskinleştirmeye yarayan taş,
Bir gıtmık: Çok Az
Bostan: Salatalık
Böcük: Böcek
Böğün: Bugün
Böğürmek : Sığırların Bağırması
Buyma: Üşüme
Bakraç : Kulplu yoğurt saklama kabı.
Bıldır : Geçen yıl.
Buymak : Çok üşümek.


(C)
Cahal: Cahil, çocuklar için
Camışığı: Gazyağı ile yanan bir aydınlatma eşyası.
Cazı: Cadı
Cereme : Zahmet eziyet
Celerlenmek: Birden sinirlenmek
Cember: Baş örtüsü
Cıppan: Alkış
Cıngar: Kavga
Cızlavad: İçi keçeli bir tür ayakkabı
Cıs Cıbıl : Çırıl Çıplak
Cilim: Çok Yapışkan bir çamur türü
Cücük: Soğanın iç kısmı
Cücük: Civciv
Cümbüş: Eğlence
Cızık: Çizgi
Cıdık : Küçük Sepet
Cıngan : Çingene.


(Ç)
Çangal : Fasulyenin boyunun uzaması ile dibine çakılan uzun ağaç
Çara : İnekten gelen Akıntı
Çatmak: Rastlamak rast gelmek
Çivit : Meyve çekirdeği.
Çalpara: Büyük bakır tencere
Çekişme: Söz dalaşı
Çentik çentük: Çizik çizik
Çotanak: Bir kaç fındıktan oluşan fındık demeti
Çökelik: Suyu alınmış ayrandan tuzlanıp kurutularak yapılan bir yiyecek
Çimmek: Yıkanmak
Çevür : Biçilen mısırların dipleri..
Çul : Çuvaldan örtü, tente.
Çürük Ayı: Temmuz ve Ağustos Ayları çürük ayı olarak bilinir


(D)
Darlanmak: Sıkılmak bunalmak
Darı : Mısır
Davun : Beddua( Davun çıkasıca)
Değnek : El sopası
Depük: Kurumuş olan.
Dekmük: Tekme.
Demi: Değilmi
Dene : Tane
Depmek: Bastırıp düzeltmek için üzerinde gezinmek
Deydaha : İşte Orada
Dırdır etmek: Gevezelik yapmak
Divan: Karyola
Dipek: Mısır tanelerini dövmeye yarayan Taştan oyulmuş araç
Dolama: Panmağın iltihaplanıp şişmesi
Don : Kilot
Döşşek: Yer yatağı
Düve: Yetişkin dana.


(E)
Esahtan: Gerçekten.
Emice: Amca
Eringeç: Üşenmek
Ellik: Eldiven
Entare : Elbise
Eteklük : Etek
Essah:Gerçek
Essahmı?: Doğru mu?
Ey : Bir seslenme nidası
Eylenmek : Oyalanmak
Evmek : Acele etmek.
Eğcek : Yün bükmede kullanılan ağaçtan alet.


(F)
Fanila: İç gömleği
Faşırtı: Parazit, cızırtı
Fraklı : Dikenli telin açılır kapanır yeri.
Ferik: Büyükçe civciv
Fide: Sebze Fidanı
Fiske: Şamar
Fistan: Uzun Kadın giysisi
Folluk: Tavuk yatağı
Fosul: Fırına atılmış meyve
Fırıldak: Tepesi delik fındığın çubuk takılarak çevrilmesi
Fırınkurusu: Kurumuş fasulye
Fuzuli : Boşu Boşuna


(G)
Gaş: Yamaç
Galdirîk: Yemeği de yapılan bir bitki
Gazel: Ağacın Yere dökülüp kuruyan yaprağı
Geçek: geçilen yer
Gelberi: tahta tırmık
Gevük:İçi boşalmış meyve
Guytak: Küçük çukur
Guzune : Ekmek pişirmek için gözü olan bir tür soba
Gıymık: Odundan çıkan küçük parça
Gozak: Olmamış meyve
Gocuk : Palto
Golan : Genelde elde dokunan yük taşımaya yarayan ip
Göğ: Ham olmamış
Guşlastiği: sapan
Gulk: Civcivli tavuk
Guşluk vakti: Öğleye yakın
Gücük Ayı: Kış şubat ayı
Günnükçü: Yevmiyeci
Gübür: Süpürgeyle alınan toz
Güvenek: Büyük sinek
Girebi : Çalı ,dal kesmeye yarayan kesici alet.
Gıran : Tepe.
Gırkmak: Kırpmak kesmek
Gero : Fındık dallarını çekmeye yarayan ucu eğri ağaç.
Gövnümek : Meyvenin içinin yumuşaması.
Gapcuk : Alay kelimesi(Gapcuk kafalı)


(H)
Haral: Büyük çuval
Haşindi : Şimdi şu anda.
Ha'arda: Orada
Havura: Orası
Habura: Burası
Hağurda : Orada, şurada
Haçan: Madem ki
Haşarı: Yaramaz
Haset: Kıskanç fesat
Hark: ark
Hebüle : Böyle
Herif : Erkek koca
Hemi : Öylemi
Hey: Yük taşımaya yarayan küfe
Hoşuran: bir bitki
Hoşaf: Komposto
Hö'şül: Islak ve karışık
Hors: Heves
Horsunu almak : Hevesini almak


(I)
Irgalamak: Sallamak
Işkın: Ağaç kökünden çıkan filiz


(İ)
İskemle : Tahta oturak.
İbrik : Bakır ve alimünyumdan içine su koyulan kap.
İşlik : Gömlek.
İlenme: Lanet okuma
ile'kügün: Önceki gün
ilistir: Un için bakır elek
İmık: Ilık
İskele: Tahta merdiven


(K)
Kata kulle : Oyun üçkağıt
Keşik : Sıra
Kemüre : Hayvan gübresi.
Kopca : Düğme.
Kösele : Yuvarlak Bileme taşı
Kasavet: Gam, Keder
Keçemen: Kertenkele
Kelek: Olmamış kabak.
Kemçük: Yenilen elma-armutun kalan kısmı
Kenef: Tuvalet
Kesitmek: Önünü kesmek
Keşik: Öncelik
Kıymık: İnce odun parçası
Kirman: İp Eğirme aracı
Kiraz ayı: Haziran ayı
Kirmit: Yabani mantar
Kozalak: Olgunlaşmamış fındık
Koruk: İçi boş fındık
Kopça : Düğme
Köstere: Bıçak bilenen taş
Köz: Ateşin koru
Kütmek: Küçük tahta tabure


(L)
Löş: Çok Islak suya doymuş


(M)
Mal: Büyük baş hayvan
Mada : İştah
Mahna : Sebeb
Meci : İmece, Yardımlaşma.
Masusdan: Yalancıktan
Melocan: Diken filizi
Merucan: Taze diken ucu
Melem: Merhem
Mıymıntı: tembel
Mızmızlanmak: Nazlanmak
Mudara: Zayıfça tutturulmuş sağlam olmayan
Murç: Beton parçalamaya yarayan demir
Mühkem : Sağlam
Mıkır: Cimri


(N)
Nezük: Taze


(O)
Otluk : Çayırların bir araya getirilerek topla
Okarı: Yukarı


(Ö)
Öreke: Bir dokuma aleti
Öylîn: Öğle gelince
Öğsek: İneğin cinsel kızgınlığına gelmesi


(P)
Palaz: Bir fındık türü
Pancar: Kara Lahana
Patoz: Fındık çekme deneyi ayıtlama makinesi
Peşkir: Havlu
Perzü: Pazı bitki
Puar: Su gözü pınar
Pünnek: Kümes
Pıtık: Misket
Porsuma: Kabarmış olan
Pürçek: Mısırın saça benzer kısmı
Pontul: Pantolon


(S)
Sağan: Bakır tabak
Sallancak: Salıncak
Sap: Mısırın gövde kısmı
Savruk: Savurgan
Sayvan: Küçük çadır
Seğirtmek: Zıplayıp koşmak
Sele: İçine çamaşır konulan sepet
Sıçan: Büyük fare
Sıfat: Yüz, çehre
Sırgan: Isırgan
Sıytarmak: Sırıtmak
Sudökünmek: Tuvalete gitmek
Sulusepken: Karla karışık yağmur
Sülük: Salyangoz
Süzme: Suyu alınmış, ayran, yoğurt
Sini : Sofra.


(Ş)
Şer: Yarmaz
Şalak: Geçmiş salatalık


(T)
Ta: Daha orada
Tasalanmak: Kaygı tasa
Tas: Bakır kase
Terek: Mutfak dolabı
Teyin : Çok hızlı hareket edebilen bir hayvan türü 
Tutak: Sıcak araçları tutmaya yarayan bez..
Tevek : Fasülye ve kabağın büyüyen yeşil uzantısı.
Teze: Taze
Tez: Çabuk hızlı bir şekilde
Tuman: Don
Tıfıl : Ufak, minik.
Töngel: Bir muşmula türü


(U)
Ula: Bir Hayret sesleniş nidası
Usulca : Yavaşça



(Ü)
Üvez: Küçük sinek


(V)
Variyet: Varlık
Vire: Daima devamlı


(Y)
Yal : İnek yemeği
Yarmalık : Mısırın ince kırılması.
Yallık: Hayvan yemi
Yantili: Yan yürüyen
Yarmaça: Yarılmış odun
Yayuk: İçine yoğurt koyulup ayranın yapıldığı tahtadan  ve eloktronik alet
Yavan: Sade veya tuzsuz
Yevgi: Yeşil, hayvan yiyeceği
Yonga: Odun parçası
Yitme: Kaybolma
Yeğnik: Hafif
Yunmak: Temizlenmek


(Z)
Zahra : Değirmene götürülen mısır çuvalı.
Zabatçak: Sabahleyin
Zati beri: Zaten eskiden itibaren
Zorunan : Zoraki
Zıkkımın kökü: Beddua

YUKARITEPE KÖYÜNDE KULLANILAN ARAÇ - GEREÇLER

BAKRAÇ : Bakırdan yoğurt kabı.
ÇANGAL : Sebzelerin dik durması için destek olarak kullanılan çubuk.
ÇENTİK : Yünden, işlemeli, renkli küçük çanta.
ÇÖTEN : Fındık çubukları ile örülerek yapılan içerisine darı konulan küçük yapı.
ÇÖMLEK : Topraktan pişirilerek yapılan küpün küçüğü.


DİBEK : İçinde buğday, mısır dövülen büyük taş yada ahşap havan.
DUTAK : Sıcak kapları tutmaya yarayan bez.
ELEK : Eleme işi yapılan, kasnağa gerilmiş sık gözenekli araç.
EVŞEN : Ekmek pişirmede kullanılan küçük demir kürek.
FIÇI : Ahşaptan yapılan silindir şeklinde göbekli saklama kabı.GELBERİ : Bir çeşit kürek.
GERO : Ağaç dallarını çekmeye yarayan çatal ağızlı dal parçası.
GIDIK : Küçük  sepet.
GOLAN : Geniş kemer şeklinde, yün ipliğinden dokunarak yapılan, yük taşımada kullanılan ip
.

GÜĞÜM : Kulpu olan, emziksiz, bakır su kabı.
GÜVEÇ : Topraktan pişirilerek yapılan küpten küçük saklama kabı.
HARAR : Büyük fındık sepeti.
HEYBE : Kilim yada halıdan yapılan torba.
İBRİK : Su koyulan emzikli kab.
İLİSTİR : Metal den yapılmış delikli süzgeç.
KALBUR : Eleğin iri gözeneklisi.
KEŞKÜL : Su kabağından yapılan su kabı.

KÜP : Geniş karınlı, dibi dar topraktan yapılmış, turşu, su veya pekmez kabı.

SACAYAK : Ateş üzerine konan, metalden yapılmış, üç ayaklı tencere altlığı.
SAHAN : Bakırdan yapılmış yemek kabı.
SİNİ : Üzerinde yemek yenilen iri, bakır vb. yuvarlak, ince kenarlı yemek altlığı.

SOFRA : Üzerinde yemek yenen yuvarlak ayaklı altlık.

 




 
   
EKSTRA LİNKLER
Hava Durumu
Telekom Rehber
TC Kimlik No
İl Tanıtımları
Namaz Vakitleri
Haber İzle
Kuran Dinle
Mealli Kuran Dinle
Arapça & Türkçe Sözlük
Çocuklarımız İçin
Güneşin Dünyadaki Durumu
 


 


Ordu Fatsa Canik Tv
  Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol